Ara seçimler yaklaşırken ABD’de siyasilere yönelik şiddet olayları katlanarak artıyor. Özellikle son seçimde yaşanan kongre binası baskını sonrası gergin olarak geçen seçim atmosferi en son olayla iyice sarsıldı. Meclis Başkanı Nancy Pelosi’nin kocasına yönelik şiddetli saldırısı gerçekleştiren kişinin aynı zamanda “Neredesin Nancy?” diye bağırdığı söyleniyor…
Meclis Başkanı Nancy Pelosi’nin kocasına yönelik şiddetli saldırı, ABD ara seçimlerine bir haftadan biraz fazla bir süre kala siyasi gerilimlerin kaynamaya başladığının bir işareti.
Cuma günü Paul Pelosi’ye yönelik saldırı haberinden sadece birkaç saat sonra, ABD hükümeti ülke genelindeki kolluk kuvvetlerine bir bülten dağıttı.
AŞIRICILIĞIN ARTAN TEHDİDİNE KARŞI POLİSTEN UYARI!
Bültende, “ideolojik şikayetleri” olan bireyler tarafından hedef gösterilen adaylara ve seçim çalışanlarına karşı şiddet yanlısı aşırıcılığın “artan tehdidi” konusunda uyarılarda bulunuldu.
Yine Cuma günü, ABD Adalet Bakanlığı, Pensilvanya’dan bir adamın, Kaliforniya’dan Demokrat Eric Swalwell olduğu bildirilen isimsiz bir kongre üyesine karşı birden fazla telefonla ölüm tehdidinde bulunmaktan suçlu bulunduğunu açıkladı. Tehditler arasında, kongre üyesinin Washington ofisindeki bir personele, ABD kongre binasına ateşli silahla geleceğini söylemek de vardı.
ARA SEÇİMLER YAKLAŞIRKEN OLAYLAR DA ŞİDDETLENİYOR!
Bu saldırı haberleri, gelecek yıl hangi partinin Kongre’yi kontrol edeceğini belirleyecek olan yaklaşan ara dönem oylamasının yaklaşmasıyla birlikte şiddetleniyor.
Cumhuriyetçiler, bunun Demokrat Joe Biden’ın başkanlığını kontrol etmek için son şans olduğu konusunda uyarıyor. Demokratlar, 2020 başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmeyi reddeden çok sayıda Cumhuriyetçi aday nedeniyle Amerikan demokrasisinin tehlikede olduğunu söylüyorlar.

Arizona’da, görünüşte seçim sahtekarlığı için siteleri izlemek için, ateşli silahlarla maskeli kişilerin oy sandıklarını gözetlediklerine dair çok sayıda rapor var. Sağcı sosyal medya sitelerinde oy kullanan bireylerin fotoğraflarını yayınladılar ve diğerlerini de çabalarına katılmaya teşvik ettiler.
SALDIRIN ARDI ARKASI KESİLMİYOR
Haziran ayında, Yüksek Mahkeme Yargıcı Brett Kavanaugh’un evinin yakınında bir adam tutuklandı. California’dan Washington banliyösüne gitti ve geldikten sonra polisi arayıp elinde bir ateşli silahı olduğunu ve muhafazakar adaleti öldürmeyi amaçladığını söyledi.
Ertesi ay, Cumhuriyetçi vali adayı Lee Zeldin, bir kampanya mitingi sırasında sahnede saldırıya uğradı. Demokrat Parti’de liberal bir lider olan Kongre Üyesi Pramila Jayapal, Seattle’daki evinin önünde tabancalı bir adam tarafından tehdit edildi.
Partizan şiddeti – ve bunun tehdidi – elbette Amerikan siyasetinde yeni bir şey değil. Son zamanlardaki en kanlı saldırı, beş yıl önce, birden fazla silahlı bir adamın bir şehir parkında beyzbol oynayan Cumhuriyetçi politikacılara ateş açmasıyla meydana geldi. Biri kritik – Temsilciler Meclisi’nde ikinci sıradaki Cumhuriyetçi Louisiana’lı Steve Scalise – olmak üzere beş kişi yaralandı.
POLİSLERİN ÇABALARI YETERSİZ KALIYOR!
ABD Kongre Polisi tarafından sağlanan veriler, şiddetli bir dalganın oluştuğunu gösteriyor. Kongre üyelerine yönelik tehdit içeren davaların sayısı 2017’den beri her yıl arttı. 2022’nin ilk üç ayında bakanlık 1.800’den fazla olayı belgeledi.
Buna cevaben, Kongre Polisi Temmuz ayında, kongre milletvekillerinin evlerinde güvenlik yükseltmeleri için bütçenin 10.000 $’a kadar çıkılacağını duyurdu.
Bayan Pelosi Washington’da binlerce mil uzaktayken, Bay Pelosi için San Francisco’daki evlerinde polis güvenliği sağlanmadı. Amaçlanan hedef değildi, ama kurban oldu.
Saldırıdan önce zanlının “Nancy nerede?” diye sorduğu söyleniyor. – 6 Ocak’ta ABD Başkenti’ne yapılan ve bir adamın Kongre binasının koridorlarında dolaşıp “Neredesin Nancy? Seni arıyoruz” diye seslendiği saldırıyı hatırlatan ifade -.