Tayvan’ın ilhak tehlikesi, Ukrayna’daki savaş, Kuzey Kore’nin bitmek bilmeyen nükleer denemeleri sonrası yaklaşan kritik zirvede göreve geldikten sonra ilk kez Biden ve Cinping yüz yüze görüşecek. Konular kritik ve ilişkiler onlarca yılın en düşük seviyesinde…
ABD Başkanı Joe Biden, göreve başlamasından bu yana ilk kez Pazartesi günü Çin Lideri Şi Cinping ile yüz yüze görüşecek ve ABD’nin gündeminin en üstünde Tayvan, Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı ve Kuzey Kore’nin nükleer hırsları yer alacak.
Uzun zamandır beklenen yüz yüze görüşme, süper güçler arasındaki ilişkilerin onlarca yılın en düşük seviyesinde olduğu bugünlerde gerçekleşecek. İkili, dünyanın önde gelen gelişmiş ve yükselen ekonomilerinin liderlerini bir araya getiren yıllık 20’li Grup (G20) zirvesi öncesinde Endonezya’nın Bali adasında buluşacak.
SEÇİM ZAFERİ SONRASI BİDEN DAHA GÜÇLÜ!
Biden, Demokratların Senato’nun kontrolünü perçinlediği büyük bir iç zaferin ardından toplantıya girerken, Şi geçen ay benzeri görülmemiş bir üçüncü görev dönemini güvence altına aldı.
“Daha güçlü geldiğimi biliyorum ama buna ihtiyacım yok. Şi Cinping’i tanıyorum, onunla diğer dünya liderlerinden daha fazla zaman geçirdim.” Biden Pazar günü Senato sonuçlarının ardından Kamboçya’da gazetecilere verdiği demeçte bunları dile getirdi.
“Onunla her zaman dosdoğru tartışmalar yaptım. Her birimizin nerede durduğu konusunda hiçbir yanlış hesap yok.”
DOĞU ASYA ZİRVESİ’NE KATILAN BİDEN ÇİN’E DAİR KONUŞTU!
G20 öncesinde Mısır’daki uluslararası iklim zirvesi, ASEAN toplantısı ve Kamboçya’daki Doğu Asya Zirvesi derken büyük bir tur gerçekleştiren ABD başkanı, Çin ile bir “ilişki zemini” inşa etmeyi umuyor.
“TAVİZ VERMEK İSTEMİYORUM!”
Biden kısa süre önce Xi ile tanıştığında herhangi bir temel taviz vermek istemediğini ve her iki liderin de “kırmızı çizgilerini” belirlemesini ve çatışma alanlarını çözmesini istediğini söyledi.
Beyaz Saray, toplantının somut sonuçlar verme olasılığının düşük olduğunu ve ortak bir açıklama beklenmediğini, ancak bunun Hong Kong ve Tayvan’dan Güney Çin’e kadar bir dizi konuda son yıllarda artan gerilimlerin damgasını vurduğu bir ilişkiyi istikrara kavuşturmaya yardımcı olabileceğini söyledi.
EN SON OBAMA YÖNETİMİNDE BİR ARAYA GELİNDİ!
Biden’in Ocak 2021’de cumhurbaşkanı olmasından bu yana beş telefon veya görüntülü görüşme yapan Biden ve Şi, en son Obama yönetimi sırasında şahsen bir araya geldi. ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin Ağustos ayında Pekin’in kendi toprakları olduğunu iddia ettiği Tayvan’a yaptığı ziyaretten bu yana ABD’nin Çin ile ilişkileri düşük seviyede.
Alman Marshall Fonu’nda Asya uzmanı olan Bonnie Glaser, “Bu yüz yüze görüşme, gerilimi azaltmak ve rekabeti yönetmenin yollarını aramak için bir fırsat sunuyor.” dedi.
Biden’ın hesaplamalarına göre, iki lider birbirini iyi tanıyor, birlikte 17.000 milden fazla yol kat ettiler ve toplantılarda 78 saat geçirdiler. Her ikisi de kendi ülkelerinin başkan yardımcısı olarak görev yaparken 2011 ve 2012 yıllarında Amerika Birleşik Devletleri ve Çin’de birlikte seyahat ettiler.
Biden yönetiminin ekonomi politikalarını, silahlandırma olarak gören ve hüsrana uğradığını belirten Pekin, Avrupa ve Afrika ile bağlarını genişletmeye çalıştı. Şi hükümeti ayrıca Biden yönetiminin Tayvan’a karşı tutumunu Çin’in egemenliğini ve toprak bütünlüğünü baltaladığı için eleştirdi.
Çin ayrıca, Washington’un dünyanın en büyük ekonomisi olarak ABD’yi sollamaya çalışan Pekin’in artan etkisini boğmak istediğini de öne sürdü.
TARTIŞILMASI GEREKEN BİRÇOK KONU VAR!
ABD’li yetkililere göre Çin, Rusya’nın savaşını eleştirmekten büyük ölçüde kaçındı, ancak şimdiye kadar Moskova’ya silah tedarik etmeyi erteledi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, G20 zirvesine katılmayacak.
Beyaz Saray, Biden’ın Şi’yi Kuzey Kore’nin silah geliştirme arayışının devam etmesinin bölgede ABD askeri varlığının artmasına yol açacağı konusunda da uyaracağını söyledi.
Amerika Birleşik Devletleri, Kuzey Kore’nin 2017’den bu yana ilk kez nükleer bomba testine yeniden başlamayı planladığı konusunda endişeli, Çin ve Rusya’nın bunu yapmamaya ikna etme gücüne sahip olduğuna inanıyor.